İstanbul Tabip Odası

Bugün 17 Nisan… Dr. Ersin Arslan’ın hunharca bir cinayetle ailesinden, meslektaşlarından, mesleğinden koparılmasının 1. yılı doldu. Bugün binlerce hekim ve sağlık çalışanı “can almaya, can yakmaya devam eden sağlıkta şiddete yeter” demek için alanlara çıktı.


TTB ve diğer sağlık örgütlerinin çağrısıyla tüm Türkiye’de olduğu gibi İstanbul’daki sağlık kurumlarında da binlerce hekim sabah saatlerinde çalıştıkları kurumların bahçelerinde, başhekimlik önlerinde, konferans salonlarında, poliklinik binaları önünde Dr. Ersin Arslan’ı  ve kaybettiğimiz diğer meslektaşlarımızı anmak üzere toplantılar gerçekleştirdiler.

Hekimler ve sağlık çalışanları yapılan anma törenlerinde “Böyle Sağlık Sistemi Olmaz! Bu Şiddet Sona Ers!n. GöREV’deyiz!” pankartları açtılar ve Odamızca hazırlanan basın açıklamalarını okudular. Kimi hastanelerde yürüyüşler ve alkışlı protestolar gerçekleştirildi. Yapılan törenlerde; başta Dr. Ersin Arslan olmak üzere yitirilen meslektaşlarımız için duyulan derin bir hüzün hem de sağlıkta hız kesmeden süren şiddete ve önlem almayan yetkililere tepki vardı.

İstanbul’daki merkezi anma töreni ise İstanbul Tıp Fakültesi Kemal Atay Amfisi’nde gerçekleştirildi. Tören yitirilen meslektaşlarımızın anısına 1 dakikalık saygı duruşuyla başladı ve Dr. Ersin Arslan’ın, Dr. Göksel Kalaycı’nın, Dr. Edip Kürklü’nün, Dr. Ali Menekşe’nin, Dr. Melike Erdem’in ve Dr. Mustafa Bilgiç’in fotoğraflarından oluşan bir slayt gösterisi gerçekleştirildi. Yine Dr. Ersin Arslan için hazırlanmış olan video filmin gösterimi yapıldı. Anma töreninde sırasıyla İstanbul Tabip Odası Başkanı Prof. Dr. Taner Gören, TTB Merkez Konseyi Başkanı Prof. Dr. Özdemir Aktan ve İstanbul Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Bilgin Saydam birer konuşma yaparak, yitirilen meslektaşları için yaşadıkları derin üzüntüyü ve sağlıkta şiddete yönelik tepki ve taleplerini dile getirdiler.

Merkezi anma töreninin ardından saat 11.00’da, hekimler ve sağlık çalışanları yürüyüş için İstanbul Tıp Fakültesi Temel Bilimler binası önünde toplandılar. İstanbul’un dört bir yanından gelerek Temel Bilimler önünde toplanan sağlık çalışanları; eylemin çağrıcısı olan sağlık meslek örgütlerinin ortak imzasını taşıyan “Bu Şiddet Sona Ers!n. Sağlıkta Şiddete Karşı GöREVDEYİZ!” pankartı arkasında uzun bir kortej oluşturdular. İstanbul Tabip Odası imzasıyla açılan “Başbakanın Söylemi, Performans Sistemi, Günde 100 Hasta, Patron-Ciro Baskısı, Acillerde Yığılma, Kışkırtılmış Talep, Oy Beklentisi = Sağlıkta Şiddet” pankartı ise yaşanan şiddet ortamının tesadüf olmadığını, yürütülen sağlık politikalarının sonucu olduğunu belleklere kazır nitelikteydi. Sağlık çalışanları; “Sağlıkta Şiddet Sona ERS!N”, “Sağlık çalışanları Dr. Ersin Arslan’ı Unutmayacak!”, “SABİM, ALO 184 Hattı Durdurulsun!”, “Can ve Çalışma Güvenliği İstiyoruz!”, “Sağlıkta Yaşanan Sorunların Sorumlusu Hekimler Değildir!”, “Performans Sisteminden Vazgeçilsin!”, “Sağlıkta Şiddete Karşı Önerilerimiz Yasalaştırılsın!”, “Hasta-Hekim Elele Nitelikli Sağlık Hizmeti İçin Mücadeleye!”, “Can Güvenliği Olmayanlar Can Kurtaramaz!”, “Şiddete alışmayacağız! Yeni ölümleri sessizce beklemeyeceğiz!”, “Hastalarımızın tedavisi için yeterli süre ayrılsın!”, “Ölmek için değil, yaşatmak için okuduk!”, “Sağlıkta Dönüşüm ŞİDDETle Sürüyor!”, “Sağlıkta Ticaret Ölüm Demektir!”, “Mutsuz Doktor = Mutsuz Hasta”, “14 Acil Talep için Sağlık Bakanı’nı göreve çağırıyoruz!” yazılı dövizler taşıdılar.

İstanbul Tabip Odası Genel Sekreteri Dr. Ali Çerkezoğlu burada yaptığı konuşmada; sağlık çalışanları olarak şiddete dur demek için toplandıklarını, yeni ölümleri sessizce beklemeyeceklerini dile getirdi ve Sağlık Bakanlığı’nı gerekli önlemleri acilen almaya çağırdı.

TTB Merkez Konseyi Başkanı Prof. Dr. Özdemir Aktan ise konuşmasında; yaşanan şiddetin tesadüfen gelişmediğini, Hükümetin Sağlıkta Dönüşüm Programı gereği attığı adımların şiddeti doğurduğunu dile getirdi. TTB olarak sağlıkta şiddeti önlemeye dönük maddeler de dahil olmak üzere 14 acil talebi Bakanlığa ilettiklerini ancak bugüne dek somut bir adım atılmadığını belirten Dr. Aktan bu acil taleplerin takipçisi olacaklarını vurguladı. Sağlıkta şiddeti görünür kılmak, sağlıkta şiddetin önlenmesi yönünde adımlar atılmasını sağlamak üzere, Dr. Ersin Arslan’ın öldürüldüğü gün olan 17 Nisan’ın ‘Uluslararası Sağlık Çalışanlarına Yönelik Şiddeti Önleme Günü’ olarak belirlenmesi için Dünya Sağlık Örgütü’ne başvurduklarını dile getirdi.

İstanbul Tabip Odası Başkanı Prof. Dr. Taner Gören de yaptığı konuşmada; gecesini gündüzüne katarak insan hayatı için çalışan bir mesleğin mensupları olarak sürekli şiddet gördüklerini, sağlıkta şiddetin can almaya devam ettiğini dile getirdi. Uygulanan sağlık politikaları sebebiyle hasta-hekim ilişkisinin zedelendiğine ve bu zedelenmenin şiddeti doğuran temel faktörlerden biri olduğuna dikkat çeken Dr. Gören vatandaşları, nitelikli bir sağlık ortamı yaratılması mücadelesinde sağlık çalışanlarına destek olmaya çağırdı.

Konuşmaların ardından yürüyüşe geçen binlerce sağlık çalışanı sloganlar eşliğinde Haseki Eğitim Araştırma Hastanesi önüne ulaştı. Burada, Cerrahpaşa Tıp Fakültesi’nden gelen kortejle buluşuldu ve İl Sağlık Müdürlüğü’ne doğru yürüyüşe devam edildi. Kortej İstanbul Üniversitesi önüne ulaştığında dün üniversite öğrencilerine yönelik faşist gruplarca gerçekleştirilen saldırıları protesto eden sloganlar atıldı. Kortej İl Sağlık Müdürlüğü önüne ulaştığında saatler Dr. Ersin Arslan’ın saldırıya uğradığı anı; 12.45’i gösteriyordu. Burada 1 dakikalık saygı duruşunda bulunuldu. Ses aracından yükselen “Yiğidim Aslanım Burada Yatıyor” türküsü herkesi hüzünlendirdi.

İstanbul Tabip Odası Genel Sekreteri Dr. Ali Çerkezoğlu tarafından basın açıklamasının okunması ardından eylem sona erdi.

 


 

 

 

DR. ERSİN ARSLAN İÇİN… SAĞLIKTA ŞİDDETE DUR DEMEK İÇİN GöREVE!alt

TTB ve diğer sağlık meslek örgütlerinin çağrısıyla 17 Nisan Çarşamba günü gerçekleştirilecek GöREV etkinliğini ve İstanbul’da gerçekleştirilecek eylem programını kamuoyuna duyurmak üzere 15 Nisan 2013 Pazartesi günü İstanbul Tabip Odası’nda bir basın toplantısı gerçekleştirildi.

Basın toplantısına, TTB Merkez Konseyi Başkanı Prof. Dr. Özdemir Aktan, TTM Merkez Konseyi Üyesi Dr. Osman Öztürk, İstanbul Tabip Odası Başkanı Prof. Dr. Taner Gören, SES İstanbul Şubeleri adına Hıdır Doğan ve Devrimci Sağlık-İş Sendikası Genel Sekreteri Gürsel Kaya katıldı.

Toplantıda ilk konuşmayı Prof. Dr. Özdemir Aktan yaptı. Dr. Aktan; “Dr. Ersin Arslan’ın öldürülmesinin üzerinden 1 yıl geçti. Şiddet daha da arttı. Sağlık Bakanlığı ve yöneticilerse bu tehlikeli gidişi seyretmekle yetindi. TTB olarak önerdiğimiz TBMM Sağlıkta Şiddeti Araştırma Komisyonu nihayet kuruldu ancak geçen bunca zamanda hala bir rapor oluşturup açıklayamadı. Bakanlık sağlıkta şiddetin artmadığını iddia etmekte ama sadece basın-yayın organlarına baktığımızda bile hemen hergün yeni bir şiddet olayının yaşandığını görmekteyiz. Ne yazık ki uygulanan sağlık politikaları sebebiyle hasta-hekim ilişkisi zedelenmiş, şiddet de buna bağlı olarak artmıştır. TTB olarak önerdiğimiz yasal düzenlemeler yapılması önerimiz de halen hayata geçirilmiş değil. Ancak taleplerimizin takipçisiyiz. Bakanlıkla da görüşmelerimizi sürdürüyoruz. Yine sağlıkta şiddeti görünür kılmak, sağlıkta şiddetin önlenmesi yönünde adımlar atılmasını sağlamak üzere, Dr. Ersin Arslan’ın öldürüldüğü gün olan 17 Nisan’ın ‘Uluslararası Sağlık Çalışanlarına Yönelik Şiddeti Önleme Günü’ olarak belirlenmesi için Dünya Sağlık Örgütü’ne başvurduk. Bu çabalarımızın bir adımı olarak ve sevgili Dr. Ersin Arslan’ı anmak üzere 17 Nisan Çarşamba günü tüm ülkede, tüm sağlık kurumlarında sağlık hizmeti sunamayacağız. Sağlık Bakanlığı’na ve Kamu Hastane Birlikleri Kurumu’na o gün merkezi olarak hasta randevusu verilmemesi yönünde, hastalarımızın mağdur edilmemesi için başvuruda bulunduk. Mücadelemiz, Sağlıkta Dönüşüm Programı’yla yaratılan tahribatın önlenmesine, nitelikli bir sağlık ortamının yaratılmasına, hekim-hasta ilişkisinin düzelmesine yöneliktir. Hastalarımızdan destek ve dayanışma bekliyoruz” diye konuştu.

İstanbul Tabip Odası Başkanı Prof. Dr. Taner Gören’se şunları söyledi: “Sağlıkta 1 numaralı sorun olarak artan, can almaya başlayan şiddeti görüyoruz. Sevgili meslektaşımız Dr. Ersin Arslan’ın öldürülmesi şiddetin en üst, en yakıcı noktası oldu ne yazık ki. Bizler tüm Türkiye’de olduğu gibi İstanbul’da da Dr. Ersin Arslan’ın öldürüldüğü gün olan 17 Nisan’da, sağlıkta şiddetin son bulması, nitelikli bir sağlık ortamının yaratılması, güvenli-güvenceli bir çalışma ortamının sağlanması mücadelemizin bir adımı olarak sağlık hizmeti sunamayacağız. Tüm sağlık kurumlarında saat 09.00’da Dr. Ersin Arslan’ı anma etkinlikleri gerçekleştirecek ve 11.00’da İstanbul Tıp Fakültesi Temel Bilimler önünde buluşup İl Sağlık Müdürlüğü önüne yürüyecek ve Ersin Arslan’ın vurulduğu saat olan 12.45’te basın açıklamamızı gerçekleştireceğiz. İstanbul Tabip Odası olarak, sağlıkta şiddeti doğuran önemli bir faktör olarak hasta-hekim ilişkisinin zedelenmesini görüyoruz. Bu sorunun önemli noktalarından biri de hastalarımıza yeterli süre ayırma imkanımızın ortadan kaldırılmasıdır. Yeterli, nitelikli bir sağlık hizmeti alamayan hastalar sorumlu olarak gördükleri hekimlere ve sağlık çalışanlarına şiddet uygulamaktalar. Bizim mücadelemiz nitelikli bir sağlık ortamı oluşturulması mücadelesidir. Halkımızın desteğini bekliyoruz.”

DİSK Devrimci Sağlık-İş Sendikası Genel Sekreteri Gürsel Kaya ise taşeron işçilerin sağlıkta yaşanan fiziki şiddetin yanı sıra ekonomik şiddetin de hedefi olduğunu dile getirdi. Kaya; “Sağlıkta Dönüşüm Programı’yla sağlık hizmetleri ve çalışanlar taşeron şirketlerin insafına terkedildi. Taşeron sağlık işçileri açlık sınırının altındaki ücretlere mahkum edildi; yani bir de ekonomik anlamda şiddete maruz bırakıldık. Sağlıkta Dönüşüm Programı’yla bizlere dayatılan zulme, yoksulluğa, güvencesizliğe dur demek için 17 Nisan’da alanlarda olacağız. Ne kadar para o kadar sağlık anlayışına karşı alanlarda olacağız. İnsanca bir çalışma, insanca bir yaşama ortamı için alanlarda olacağız” diye konuştu.

Yapılan konuşmaların ardından ortak basın açıklamasını Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası Bakırköy Şube Başkanı Hıdır Doğan okudu.

 

Basın Açıklaması
15.04.2013

Artık Yeter/17 Nisan Çarşamba Günü G(ö)REVdeyiz

HASTALARI DİLENCİ, SAĞLIK ÇALIŞANLARINI HEDEF TAHTASI YERİNE KOYANLARA İSYAN EDİYORUZ

Dün Edirne’de çok çirkin bir olay yaşandı.

İlacını bulamayan kanserli bir hasta sorununun çözümü için Çevre ve Şehircilik Bakanı’ndan yardım istedi. Bakan Erdoğan Bayraktar ise kanser hastasına dilenci muamelesi yaptı, cebine para sıkıştırarak savuşturmaya kalktı.

Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar’ın bir kanser hastasıyla empati kurmaktan bile yoksun bu çirkin davranışını esefle karşılıyor ve kınıyoruz. (Umarız; “Ben dilenci değilim. İnsanlık konusunda bir kez daha hayal kırıklığına uğradım. Görüyorum ki çaresizliği hiç tatmamışsınız hayatınızda.” diyerek kendisine verilen parayı iade eden kanserli hastanın verdiği insanlık dersini anlamıştır.)

Halkımızı dilenci yerine koyan AKP Hükümeti, on yıldır uyguladığı politikalarla sağlık çalışanlarını da hedef tahtasına çevirdi.

Dr. Göksel Kalaycı, 11 Kasım 2005’te, İstanbul’da,

Dr. Ali Menekşe, 4 Şubat 2008’de, Giresun’da,

Dr. Ersin Arslan, 17 Nisan 2012’de, Gaziantep’te öldürüldüler!

Dr. Ersin Arslan’ın ölümünden bu yana bir yıl geçti, sağlıkta şiddet olanca hızıyla devam ediyor.

Hasta bakmaya, ameliyat yapmaya korkar hale geldik.

Çünkü; acil servislerde, polikliniklerde, yoğun bakımlarda, hastane koridorlarında, aile sağlığı merkezlerinde tehdit ediliyor, saldırıya uğruyor, dövülüyor, bıçaklanıyor, öldürülüyoruz.

Sağlık Bakanlığı Sağlıkta Şiddeti Önleme Yasası’nı çıkarmamakta direniyor, TBMM’de kurulan Sağlıkta Şiddeti Araştırma Komisyonu bir yıldır raporunu yaz(a)mıyor; Hükümet seyretmeye devam ediyor!

Sağlıkta şiddetin basit bir hasta-sağlık çalışanı anlaşmazlığından kaynaklanmadığını biliyoruz.

Sağlık ortamımızı savaş alanına çeviren bu şiddetin on yıldır uygulanan sağlık politikalarından kaynaklandığını biliyoruz.

Sorumluları biliyoruz:

Sevgisiz, hürmetsiz, değerbilmez sağlık yöneticileri,

Sağlık çalışanlarının sırtından ucuz oy avcılığı yapan politikacılar,

“Hekimlerin eli hastaların cebinde” diyenler,

“Doktor efendi dönemi bitti” diye buyuranlar,

Mesleki itibarımızı yok edenler,

Kendi başarısızlıklarını gizlemek için bizleri hedef gösterenler,

Sağlık çalışanlarını hastalara kırdıranlar,

SUÇLU SİZSİNİZ!

Artık yeter,

Dr. Ersin Arslan’ın ölüm yıldönümünde, sağlıkta şiddete isyan ediyoruz!

17 Nisan 2013 Çarşamba günü G(ö)REVdeyiz.

O gün aciller, yatan hastalar, kanserliler, diyaliz hastaları dışında hasta kabul edilmeyecek, hizmet üretilmeyecek.

Sabah sağlık kurumlarının önlerinde toplanarak Dr. Ersin Arslan için saygı duruşunda bulunacak, basın açıklamaları okuyacağız. Dr. Ersin Arslan’ın vahşice bıçaklandığı öğle saatlerinde ise hastane bahçelerinde, alanlarda, sağlık müdürlüklerinin, Sağlık Bakanlığı binalarının önünde yürüyüşler gerçekleştireceğiz.

O gün bütün sağlık çalışanları, bütün sağlık kurumlarının bahçelerinden hep birlikte tek bir yürek olup seslenecek:

Böyle sağlık sistemi olmaz,

Bu şiddet sona Ers!n.

 

TÜRK TABİPLERİ BİRLİĞİ MERKEZ KONSEYİ

İSTANBUL TABİP ODASI

SAĞLIK VE SOSYAL HİZMET EMEKÇİLERİ SENDİKASI (SES) İSTANBUL ŞUBELERİ

DİSK DEVRİMCİ SAĞLIK-İŞ