Taksim Dayanışması bileşenleri, 657 sayfalık Gezi İddianamesi’ne ilişkin basın toplantısı düzenledi. 11 Mart 2019 tarihinde İstanbul’da gerçekleştirilen basın toplantısına, Türk Tabipleri Birliği (TTB) Merkez Konseyi Başkanı Prof. Dr. Sinan Adıyaman, DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, KESK Eş Genel Başkanı Aysun Gezen, TMMOB Yönetim Kurulu Başkanı Emin Koramaz ve Mücella Yapıcı katıldılar.

Ortak açıklamayı okuyan Mücella Yapıcı, Gezi’nin bu toprakların eşitlik ve adalet umudu olduğunu belirterek, Gezi Parkı eylemlerinin, hukuka ve gerçeğe aykırı bir şekilde karalanmaya, temel hak talepleri suç unsuru gibi gösterilmeye, barışçıl direnişin tarihsel ve meşru gerçekliği çarpıtılmaya çalışıldığını kaydetti. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan ve 30. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından geçen hafta kabul edilen iddianameye ilişkin olarak da açıklamalarda bulunan Yapıcı, “Hiçbir somut delile dayanmayan, tamamen komplo teorilerinden ilhamla yazılmış akıl dışı bir iddianameyle Gezi’nin tarihi yeniden yazılmak isteniyor. Çaresizce iddia ettiğiniz gibi içeriden veya dışarıdan bir şefi, reisi, yönlendiricisi, talimat vereni, tepe örgütü, finansörü yoktur! Gezi Direnişi’ni suçla, terörle, darbeyle, kalkışmayla anılan bir eyleme dönüştürmenize asla izin vermeyeceğiz.” dedi.

Gezi'nin gerçek sanıkları iddianamede mağdur sıfatıyla yer alıyor

Yapıcı, Gezi sürecine dair asıl hesap vermesi gerekenlerin, iddianamede davacı ve mağdur sıfatlarıyla yer aldıklarını belirterek, “Onlarca arkadaşımızın ölümüne, onlarcasının gözlerini kaybetmesine, binlercesinin yaralanmasına sebep olan akıl almaz polis şiddetinin emirlerini verenler, bu şiddeti uygulayanları koruyup kollayanlardır Gezi’nin gerçek sanıkları” diye konuştu.

İddianame hukuki dayanaktan yoksundur

İddianamenin, asgari hukuk normlarını gözetmeden “anlaşılmıştır”, “değerlendirilmiştir”, "kıymetlendirilmiştir” gibi ifadeler içerdiğini ve hiç bir somut delil ortaya koyamadığını kaydeden Yapıcı, “Bu iddianameyi yazanların, özel hayatların ifşasından başka hiçbir hukuki iddiaya dayanak oluşturmayan telefon tapelerini sayfalarca peş peşe dizmelerinden, hukuk dışı bazı amaçlara hizmet etmeyi amaçladıkları anlaşılmaktadır” dedi. İddianamenin toplum nezdinde zaten güvenilirliğini kaybetmiş olan adalet mekanizmasının itibarını bir kez daha yerle bir ettiğini kaydeden Yapıcı, bu akıl ve hukuk dışı iddianamenin derhal geri çekilmesi gerektiğini kaydetti.

Gezi’nin değerlerine sahip çıkıyoruz

TTB Merkez Konseyi Başkanı Prof. Dr. Sinan Adıyaman, burada yaptığı konuşmada, hekimler olarak yargılananların yanında olmaya devam edeceklerini söyledi.

DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, hayal ürünü bir iddianame ile Gezi’nin yeniden gündemleştirilme nedeninin, siyasi iktidarın ülkeyi yönetemediği için bu tür iddialarla toplumun algısını yönetmeye çalışması olduğunu söyledi. Çerkezoğlu, “Geziye sahip çıkıp demokrasiyi kendi ellerimizle kuracağız” diye konuştu.

TMMOB Genel Başkanı Emin Koramaz, iddianamenin ‘FETÖ’ üyeliği ile suçlanan savcı Muammer Akkaş tarafından 2014’te hazırlanan iddianame ile aynı olduğunu söyledi. Koramaz, “Gezi’yi FETÖ’ye bağlıyorlardı şimdi FETÖ’cülerin iddianamesiyle arkadaşlarımızı yargılıyorlar. Gezi bu ülkenin başına gelmiş en iyi şeydir. Kirletilmesine izin vermeyeceğiz” diye konuştu.

KESK Eş Genel Başkanı Aysun Gezen, “Gezi’nin taleplerine sahip çıkmaya devam edeceğiz. Gezi’nin ışığı hiçbir zaman sönmeyecek” dedi.

Basın toplantısına milletvekilleri, siyasi parti temsilcileri, demokratik kitle örgütü temsilcileri de destek verdi.