Kamu hizmetinin hemen her yanına yayılan taşeronlaştırmaya karşı yürütülen hukuksal mücadelede Danıştay, sağlık hizmetleriyle ilgili önemli bir karar verdi.

Havaalanlarında sunulması gereken sağlık hizmetleriyle ilgili olarak, Devlet Hava Meydanları İşletmesinin ihale yoluyla hizmet satın almasına karşı, Türk Tabipleri Birliği tarafından açılan davada verilen Kararla; sağlık alanında sadece Sağlık Bakanlığı’nın sağlık kurum ve kuruluşlarında sunulan hizmetler için hizmet alımı yapılabileceği belirtilerek ihalenin iptaline karar verildi.

Ülkemizdeki 33 havaalanında verilmesi zorunlu sağlık hizmetinin 28.5 ay için alım ihalesinin iptali istemiyle açılan davada, Ankara 7. İdare Mahkemesi, İdare bünyesindeki sağlık personeli yetersizliği sebebiyle sağlık hizmetinin kesintisiz biçimde sunulmasını sağlamak amacıyla hizmet satın alınması yoluna gidildiği gerekçesiyle dava konusu işlemin hukuka uygun olduğuna karar vermiş; bu Karar, davacı Türk Tabipleri Birliği tarafından temyiz edilmişti.

Danıştay 13. Dairesi tarafından verilen kesin Karar’da; “Sağlık hizmetlerine ve yardımcı sağlık hizmetlerine dahil personel tarafından yerine getirilmesi gereken hizmetlerin lüzumu hâlinde bedeli döner sermaye gelirlerinden ödenmek üzere, tespit edilecek esas ve usullere göre satın alınması yoluyla gördürülmesi yetkisinin, Sağlık Bakanlığı'na tanındığı ve yalnızca Bakanlığa bağlı olarak sağlık hizmeti sunan sağlık kurum ve kuruluşları ile tüm yataklı tedavi kurumlarını kapsadığı; Kamu İhale Kanunu'nda ise sağlık hizmetinin, hizmet tanımı kapsamında sayılan hizmetler arasında yer almadığı ve Kanun'da sayılan hizmetlerin benzeri diğer hizmetlerden biri olmadığı…doğrudan yürütmekle görevli olduğu sağlık hizmetlerinin yerine getirilebilmesi amacıyla lüzumu hâlinde sağlık hizmetinin satın alınması yetkisi Sağlık Bakanlığı'na tanınmış olduğu hâlde, Kamu İhale Kanunu ve Sağlık ve Yardımcı Sağlık Personeli Tarafından Yerine Getirilmesi Gereken Hizmetlerin Satın Alma Yoluyla Gördürülmesine İlişkin Esas ve Usuller kapsamında yer almayan davalı idare tarafından mevzuatla tanınmamış bir yetki kullanılmak suretiyle sağlık hizmeti satın alınması yoluna gidildiği ve Kamu İhale Kanunu'nda tanımlanan hizmetlerden olmayan sağlık hizmetine ilişkin ihalenin gerçekleştirildiği anlaşıldığından” davanın reddine ilişkin Mahkeme Kararının bozulmasına ve dava konusu işlemin iptaline karar verildiği belirtilmiştir.

Danıştay’ın bu Kararında, Kamu İhale Kanununda hizmet alımına konu edilebilecek hizmetler arasında sağlık hizmetleri bulunmadığı için, genel olarak kamu idarelerinin sağlık ve yardımcı sağlık hizmetlerini taşeronlaştıramayacakları; bu konuda istisnai yetkinin Sağlık Bakanlığı'na tanındığı ve yalnızca Bakanlığa bağlı olarak sağlık hizmeti sunan sağlık kurum ve kuruluşları ile tüm yataklı tedavi kurumlarını kapsadığı vurgulanmıştır.

Belirtmek gerekir ki, Sağlık Bakanlığı’nın sağlık hizmetlerindeki hizmet alım yetkisinin de ancak lüzumu halinde kullanılabileceği 657 sayılı Devlet Memurları Yasasındaki yetki kuralında mevcuttur. Ayrıca, bu konuyla ilgili Anayasa Mahkemesi kararında da “…ortaya çıkacak eksiklik ve gecikmelerin telafisi olanaksız sonuçlara yol açabilmesi, kamunun iktisadi ve teknik yetersizliği, teknolojik gelişme ve kullanıcıları ve hizmet sunucu ve donanımlarına olan ihtiyaç,  görev ve yer yönünden erişim zorlukları,  sağlık hizmetlerinin ertelenemez ve ikame edilemez özellikleri, doğal afet, salgın hastalıklar ve acil durumlar…” ifade edilerek, sağlık hizmetinin satın alma yetkisinin bu hallerle sınırlı olarak kullanılabileceği vurgulanmıştır. Dolayısıyla Sağlık Bakanlığı ancak zorunlu hallerde hizmet alımı yapabilir, bu çok istisnai ve sınırlı bir yetkidir ve bu niteliğine uygun kullanılmalıdır.

Bu çerçevede, kamu idarelerinin yürüttüğü kamu hizmetinde sağlık veya yardımcı sağlık hizmeti de sunulması gerektiğinde, bu hizmetleri bünyelerinde sağlık personeli istihdam ederek yürütmeleri gereklidir; hizmet alımı yoluyla sağlık hizmetlerini taşeronlaştırmaları hukuka aykırıdır.

Danıştay kararı