Diyarbakır Tabip Odası’nın 1996 yılından itibaren her yıl organize ettiği Barış, Dostluk ve Demokrasi Ödülü 2017 yılında Dr. Serdar Küni ve Aslı Erdoğan’a verildi.

14 Mart Tıp Haftası etkinlikleri kapsamında, 12 Mart 2017 günü Diyarbakır’da gerçekleştirilen İyi Hekimlik Forumu ile Barış, Dostluk ve Demokrasi Ödül Töreni’ne, TTB Genel Sekreteri Dr. Sezai Berber, Merkez Konseyi üyeleri Prof. Dr. Funda Obuz, Dr. Şeyhmus Gökalp, TTB eski Başkanları Prof. Dr. Gençay Gürsoy, Prof. Dr. Özdemir Aktan, TİHV Genel Sekreteri Dr. Metin Bakkalcı, Dünya Tabipleri Birliği adına Bjorn Oscar Hoftved, İnsan Hakları İçin Hekimler Örgütü Uluslararası İlişkiler Koordinatörü Susannah Sirkin, İsveç Stockholm İşkence Gören Mülteciler İçin Kızıl Haç Merkezi Başkan Yardımcısı Per Stadig, School of Orientaland African Studies (SOAS) Hukuk Fakültesi öğretim üyesi Lutz Oette, Uluslararası Savaş Karşıtları adına Rudi Friedrich, Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eş Genel Başkanı Leyla Güven, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu, Halkların Demokratik Partisi (HDP) Grup Başkanvekili Ahmet Yıldırım, HDP milletvekili Sibel Yiğitalp, Barış ve Diyalog Grubu ile Demokrasi İçin Birlik temsilcileri, Dr. Hüseyin Demirdizen, Yazar Dr. Ayşegül Tözeren, İnsan Hakları Derneği (İHD) Diyarbakır Şube Başkanı Raci Bilici, Diyarbakır Baro Başkanı Ahmet Özmen ve Bölge Tabip Odalarından çok sayıda hekim katıldı.

Törende konuşan TTB MK Genel Sekreteri Dr. Sezai Berber; “Bugün ülkemizde yaşanan büyük toplumsal meseleler barış, dostluk ve demokrasinin yaygınlaşması ile ancak çözülür. Barış, dostluk, demokrasi gibi değerler toplumsal sağlığımız için de gereklidir. Diyarbakır Tabip Odası’na bu değerlere her yıl işaret ettiği için teşekkür ediyorum” dedi.

Hekimlikte 25 yılını dolduran ve akademik unvan alan hekimlere plaket verilmesinin ardından ödül törenine geçildi.

Ödül törenine katılamayan Aslı Erdoğan adına ödülü Dr. Ayşegül Tözören, Leyla Güven’in elinden aldı. Aslı Erdoğan tören için gönderdiği mesajında; "Sözcüklerin içi boşaltılıyor. İlkeler değersizleştiriliyor. Kaybedilen en büyük değer hayatın kutsallığına inançtır. Hekimler ve yazarların ortak noktasıdır. Tek bir insanın yaşamı için her şeyi göze alırız” ifadelerine yer verdii

Tutuklu Dr. Serdar Küni’nin ödülünü ise onun adına kardeşi Mehmet Emin Küni, Prof. Dr. Özdemir Aktan’ın elinden aldı. Küni, cezaevinden gönderdiği mektubunda, “İnsan ve hekim olarak üstüme düşeni yaptım. Göz göre göre yaşanan insan ölümlerine sessiz kalamazdım. Yaşadığım Cizre’de küçük müdahalelerle hayatta kalacak insanlar yasaklardan kaynaklı hayatını yitirdi. Cezaevinde olduğum için değil, yitirilen canlar için üzgünüm. Daha fazla insana ulaşamadığım için üzgünüm” ifadelerinde bulundu.