Birden Çok İlde Yürütülecek Mesleki Faaliyet

821/2017
16.05.2017

TABİP ODASI BAŞKANLIĞI’NA,

Bilindiği üzere, sağlık hizmeti, objektif olarak devamlılık göstermesi gereken bir hizmet olma özelliğinin yanı sıra, bireye yönelik olarak verilmeye başlanan hizmetin sürdürülebilir olması özelliğini de taşır. Sağlık hizmet sunumunda hekim ile hasta arasında kurulan ilişki, örneğin muayene veya ameliyat ile başlayıp biten biri ilişki değildir. Hekim, tedavi ya da ameliyat sonrası iyileşmenin yahut ortaya çıkabilecek komplikasyonların takibi ve gerektiğinde müdahale edilmesi gibi ana hizmetten ayrılması mümkün olmayan görev ve sorumluluklara da sahiptir. Çoğunlukla yaşamsal nitelikte olan ve takibindeki aksaklıkların ciddi ve geri dönüşsüz sonuçlar ortaya çıkarma olasılığı bulunan sağlık hizmetlerinde, hizmet sunumunun düzenlenmesinde bu unsurların temel belirleyen olarak dikkate alınması zorunludur.

Sağlık hizmetlerinin anlık sunulan ve tükenen hizmetler olmadığı gözetildiğinde, bu hizmetin niteliği gereği, hekimlerin yürüttükleri mesleki faaliyetlerinin sınırlandırılması gereksinimi bulunduğuna kuşku yoktur.

Sağlık hizmet sunumunun bu özellikleri dikkate alındığında hekimlerin mümkün olduğunca tek bir sağlık kurumunda çalışmasını sağlayacak yaklaşımın korunması gereklidir.

Söz konusu kuralın istisnası, sağlık hizmetlerinin sunumunda ilgili hekimin hizmetine duyulan kamusal/toplumsal gereksinimdir. Her istisna kuralı gibi burada da dar yorum yapılması, istisnanın kural haline getirilmemesi gereklidir.

Hekimin birden çok özel sağlık kurumunda çalışmasında toplumsal bir yarar görülmesi ya da bu şekilde çalışmayı makul gösterecek önemli sebeplerin bulunması durumunda; ilgili Oda Yönetim Kurulunun Türk Tabipleri Birliği Yasasının 5. maddesine göre hekimin “çalıştığı  yerlerin sağlık hizmetlerinin başka bir yerde ikinci bir görev yapmasına elverişli olup olmadığı, iş hacmi, vazifenin tabipler arasında âdilâne bir surette tevzii, hizmetin iyi yapılması ve benzeri sebepler dairesinde” inceleme yaparak karar vermesi gereklidir.

Birden çok özel sağlık kuruluşunda yürütülecek mesleki faaliyetin birden çok oda bölgesini kapsaması durumunda ek bir değerlendirmenin daha yapılması gerekir. Hekimin üyesi bulunduğu tabip odası, oda bölgesinde yürüttüğü görevlere ayırması gereken zaman ile diğer ile gitmesi durumunda bu hizmetlerde bir aksama olup olmayacağını; hekimin üyesi olmadan bölgesinde hekimlik faaliyeti yürütmek istediği tabip odası ise ilgili hekimin hizmetine bölgesinde kamusal olarak gereksinim duyulup duyulmadığı ve hekimin diğer ilden gelerek bu çalışmayı yürütecek olmasının hizmetin yürütümünde özel bir sakınca yaratıp yaratmayacağını değerlendirecektir. Sonuçta, iznin verilmesine ilişkin karar, teknik olarak hekimin üyesi olduğu odadan verilecek ise de, aslında her iki odanın ortak kararı olacaktır.

Bütün bunların yanı sıra, birden çok sağlık kuruluşunda çalışma isteklerinin hekim emeğinin korunması yönünden de değerlendirilmesi meslek örgütü bakışıyla uyumlu olacaktır. Daha önce kamu sağlık kurumlarında çalışan hekimlerin kurumsal anlaşma ile ikincil çalışmalar yapabilmeleri, son zamanlarda yapılan düzenlemelerle özel hastanede çalışanların başka özel hastanelerde çalışmalarında da benzer şekilde düzenlenmiştir. Bütün bu düzenlemelerin yöneliminin, hekimi, sağlık hizmet sunumunun belirleyicisi olmaktan çalışanı olmaya yönelttiği, yapılacak değerlendirmelerde gözetilmelidir.

Bilgilerinize sunar, çalışmalarınızda başarılar dileriz.

Saygılarımızla,

Dr. M. Sezai Berber
TTB Merkez Konseyi
Genel Sekreteri