“Güvencesiz Çalışmaya Son !” Mitingi

440/2011
28.03.2011

TABİP ODASI BAŞKANLIĞI’NA

Sağlık hizmetlerinin sunumunda giderek artan oranda taşeronlaşma ve güvencesiz çalışma gündem olmaktadır. Giderek artan sayıda sağlık çalışanı sözleşmeli, güvencesiz biçimde çalıştırılmakta, taşeron şirketler birçok işyerinde sağlık çalışanlarını işten çıkarmakta, sözleşmeli çalışan sağlıkçılar işsizlik tehdidi ile yoksullaşmaktadır.

3 Nisan 2011 Pazar günü Türk Tabipleri Birliği’nin de birçok emek ve meslek örgütü ile birlikte çağırıcıları arasında yer aldığı “Yaşamları Parçalanırken Kaderleri Birleşenler, Güvenceli İş, İnsanca Yaşam İçin Yürüyor!” “Güvencesiz Çalışmaya Son !” Mitingi  Ankara’da düzenlenecektir.

Bu mitingin işaret ettiği sorunları basın ve kamuoyunun gündemine taşımak ve mitinge katılımı yüreklendirmek amacıyla bu hafta içinde, ekteki açıklamayı ya da uygun göreceğiniz bir metni basın açıklaması ile paylaşmanız dileğiyle, çalışmalarınızda başarılar dileriz.

Saygılarımızla,

Prof. Dr. Feride Aksu Tanık
TTB Merkez Konseyi
Genel Sekreteri

 

 

YAŞAMLARI PARÇALANIRKEN KADERLERİ BİRLEŞENLER
GÜVENCELİ İŞ, İNSANCA YAŞAM İÇİN YÜRÜYOR!
3 NİSAN’DA ANKARA’DAYIZ!

Sermaye “krizden çıkıyor”, emekçilerin krizi büyüyor. Çalışma hakkını örgütlü güçleriyle kullanabilen işçilere yer vermeyen bir “emek cehennemi”ne sürükleniyoruz.

Tarımın yıkımı, kamu iktisadi teşekküllerinin ve temel hizmetlerin özelleştirilmesiyle milyonlarca insan mülksüzleştirildi, geçim araçlarından koparıldı ve toplumun neredeyse tamamı ücretli işlerde çalışmaya mahkum edildi.

İşçi sınıfının yüzyılı aşkın bir süredir elde ettiği bütün tarihsel kazanımlar ve mevziler yok edildi, çökertildi. Diğer taraftan eğitimden sağlığa, ulaşımdan içtiğimiz suya, ışığa ısınmaya kadar emeğin yeniden üretim alanında yaşanan büyük piyasalaştırma saldırısı emeğin tüm kazanımlarının ortadan kaldırılması anlamına geliyor.

Bu değişim süreci işçi sınıfını farklı istihdam biçimleri, etnik/dinsel ayrımlarla parçalıyor görüngüsü yaratsa da aslında tüm emekçilerin kaderini güvencesiz çalıştırma ekseninde ortaklaştırıyor.

Dünya ve ülkemiz emekçi sınıflarının yaşadığı bütün bu sorun ve dönüşümler, bir yandan da büyük bir mücadele ve örgütlenme deneyiminin oluşmasına kaynaklık etmektedir. Güvencesiz çalışma koşullarına karşı mücadeleler, güvencesizliğe mahkum edilen büyük yığınların özsel birliklerini ortaya koyuyor. Metal, sağlık, tersanecilik, inşaat, tekstil, belediye, eğitim, kara ve hava taşımacılığı, eğitim ve büro işkollarında güvencesizliğe karşı gelişen başkaldırılar emekçilerin gündemine damgasını vurmaya başladı. Birçok iş kolunda, başta taşeron çalıştırma olmak üzere güvencesiz çalıştırma biçimlerinin tümüne karşı direnişler ve mücadeleler yükseliyor ve her geçen gün yeni kazanımlara ulaşıyor. Tersanelerde, inşaatlarda, madenlerde, tekstil iş kolunda, hastanelerde ölümcül çalışma koşullarına karşı isyanlar toplumda geniş yankılar uyandırıyor.

İşten atılmalara, sendikasızlaştırmaya, ücretlerin ödenmemesine, keyfi muamelelere, angaryaya, ayrımcılığa karşı mücadeleler grev, direniş, işgal ve yaygın protestolar, yoksul halkın temel hizmetler için giriştiği mücadelelerle bütünleşiyor.

Bizler, tüm bir hayatın güvencesizleştirilmesine, esnek çalıştırmaya, taşeronlaştırmaya, sendikasızlaştırmaya karşı direnenler, mücadele edenler olarak, omuzlarımızın ve yüreklerimizin üzerinde yükselen bu süreci bilinçle ve dayanışmayla donatmak amacıyla ortak taleplerimizi ortaya koymak için yeni bir adım daha atıyoruz.

3 Nisan’da Ankara’da buluşuyoruz!