Kadınlar Doğum Kontrol Yöntemleri ve İsteğe Bağlı Düşük İçin Sağlık Hizmetine Erişebiliyor mu?

Türk Tabipleri Birliği Kadın Hekimlik ve Kadın Sağlığı Kolu tarafından düzenlenen "Kadınlar Doğum Kontrol Yöntemleri ve İsteğe Bağlı Düşük İçin Sağlık Hizmetine Erişebiliyor mu?" başlıklı forum, 30 Mayıs 2015 Cumartesi günü TTB'de gerçekleştirildi. Gazete ve televizyon kanallarından bir çok muhabirin de ilgi gösterdiği, kayıt yaptığı bir toplantı oldu.

Forumda, "Kadınlar temel bir sağlık hizmeti olan doğum kontrolü yöntemlerine ulaşabiliyor mu?", "Sağlık Bakanlığı’nın söylediği gibi bu hizmet aksamadan, iyi niyetli bir şekilde verilebiliyor mu?", "Kadınlar isteğe bağlı düşük konusunda kendi bedenleri üzerinde söz sahibidir diyebilir miyiz?", "Yıllar içinde ne değişti? soruları ele alındı. 

Açış konuşmasını TTB Merkez Konseyi üyesi Doç. Dr. Deniz Erdoğdu’nun yaptığı forumda kolaylaştırıcılığı Prof. Dr. Şevkat Bahar Özvarış üstlendi.

Forum, Prof. Dr. Ayşe Akın’ın “Doğum kontrolü ve isteğe bağlı düşükte yıllar içinde ne değişti” başlıklı sunumu ile başladı. Dünyada ve Türkiye’de doğum kontrolü ile ilgili kritik dönemeçler hakkında bilgi verdi. Gelinen noktada, mevcut sağlık sisteminin toplum sağlığı yaklaşımından uzaklaştığını, birinci basamakta entegre ekip hizmetinin zayıflatıldığını, sağlık hizmetlerinin bütüncüllüğünün bozulduğunu belirten Akın, başvurunun hastalıkla başladığı, performansın hizmetlere yön verdiği bir sağlık hizmeti haline geldiğini söyledi. Akın, kadına en fazla ulaşabilen ebe/hemşirenin tanımlanmış rolünün belirsizleştiğini kaydetti.

Akın, doğurganlığın düzenlenmesinin gerek dünyada, gerek Türkiye’de kadın sağlığının en önemli başlıklarından biri olduğunu belirtirken, üreme sağlığı-cinsel sağlık hizmetlerini talep etmenin toplumdaki bireylerin insan hakkı olduğunu, doğurganlığı düzenleme hizmetlerini kapsamlı, nitelikli, ulaşılabilir olarak vermenin de devletin anayasal görevleri arasında bulunduğunu vurguladı. Doğum kontrolü ve isteğe bağlı düşük hizmeti devlet tarafından iyi şekilde verildiğinde anne ölümlerinin belirgin olarak azaldığını, hatta %52’lerden %2’lere düştüğünü söyledi. Bu hizmetler zorlaştırıldığında, ücretsiz olmadığında özellikle yoksul kadınlar merdiven altı düşük ya da geleneksel yöntemleri kullandığı için ölüme, kısırlığa yol açan sonuçlar ortaya çıkabiliyor dedi.

Dr. Binnaz Başaran İşçi konuşmasında, birinci basamak sağlık hizmetini sunmakla görevli olan aile hekimlerinin doğum kontrolü hizmeti konusundaki deneyimlerini anlattı. Aile hekimlerinin iş yükünün son yıllarda giderek arttığına dikkat çeken İşçi, bu iş yükünün arasında üreme sağlığı hizmetlerinin yeterince sunulamadığını belirtti. Doğum kontrolü malzemelerinin Sağlık Bakanlığı tarafından az sayıda, düzensiz bir şekilde gönderildiğini, aile hekimlerinin çoğunun bu eğitimleri almadığını; rahim içi araç takma, düşük konusunda deneyimsiz olduğunu söyledi. Deneyimli olan aile hekimlerinin ise bu hizmetler çok zaman aldığı ve performans puanı düşük olduğu için uğraşmadığını belirtti. Kendisinin bu konu ile ilgili bir çok aile sağlığı merkezinden doktorla görüştüğünü ve doğum kontrolü hizmetini, temel sağlık hizmeti vermekle yükümlü olunan yerlerde tam anlamıyla verilmediğini belirtti.

Forum, soru-yanıt bölümünün ardından sona erdi.