Türk Tabipleri Birliği (TTB), Türk Dişhekimleri Birliği (TDB) ve Türk Eczacıları Birliği (TEB), ortak bir açıklama yaparak, Türkiye’de tıp, dişhekimliği ve eczacılık fakültelerinin insangücü planlamasından yoksun şekilde açılmasının ve fiziki koşullar dikkate alınmaksızın kontenjanlarının artırılmasının, eğitimin ve sağlık hizmetinin niteliğine zarar verdiği uyarısında bulundu.

Açıklamada, tıp, dişhekimliği ve eczacılık eğitimindeki plansız niceliksel artışın nitelikli insangücü yetiştirilmesini imkânsız hale getirdiği belirtilerek, bu durumun ülke kaynaklarının yanlış kullanılmasına yol açmasının yanı sıra vatandaşların nitelikli sağlık hizmetine ulaşmasını da tehdit ettiği belirtildi.

Sağlık meslek örgütlerinin birincil görevinin toplum sağlığını korumak ve kişilerin nitelikli sağlığa kavuşmalarını sağlamak olduğunun hatırlatıldığı açıklama, sağlık insangücü planlamalarının ivedilikle yapılarak, fiziki koşulları yetersiz fakültelerin kapatılması, var olan kontenjanların azaltılması, öğretim üyesi eksikliği tamamlanmadan yeni fakülte açılmaması, fakülteler açılmadan önce meslek örgütlerinden ve akademiden görüş alınması gerektiği vurgulandı.

Açıklama şöyle:

Sağlık İnsangücü Eğitiminde Planlama Kaçınılmazdır:
Plansız Yeni Fakültelerin Açılmasına Son...

2014 yılında Sağlık Bakanlığı, YÖK, Maliye ve Kalkınma Bakanlıkları tarafından hazırlanan “Türkiye'de Sağlık Eğitimi ve Sağlık İnsangücü Durum Raporu”nda “Sağlık insangücü planlaması, topluma bugün sunulan ve gelecekte sunulacak sağlık hizmetlerini gerçekleştirmek üzere sağlık çalışanlarının yeterli nicelikte, yüksek nitelikte, düzgün bir dağılımla, yerinde bir zamanlama ile ve doğru bir şekilde istihdam edilmesidir” tarifi yer almaktadır.

Ülkemizde şu andaki tabloya baktığımızda, tam tersi bir durumla karşı karşıyayız. İnsangücü planlaması hedeflerinden sapmış bir şekilde tıp, dişhekimliği ve eczacılık fakülteleri açılmaktadır. Mevcut fakültelerin kontenjanları da öğretim elemanları ve fiziki koşullar göz ardı edilerek artırılmaktadır.

  • 2002 yılında 19 olan dişhekimliği fakülte sayısı bugün 92, 2005 yılında 960 olan öğrenci kontenjanı 2019’da eğitim veren 66 fakültede 6880,
  • Tıp fakültesi sayısı 112 ve kontenjanı 16.000,
  • Eczacılık fakültesi sayısı 2000’de 8 iken, 2019’a 41’e ve kontenjan 3602’ye ulaşmıştır.

Bu niceliksel artış, nitelikli insangücü yetişmesini imkânsız hale getirmiştir. Şu anda bile mezunlarımız​  ucuz iş gücü, meslek dışı çalışma ve tükenmişlik sendromu ile karşı karşıyalar. Halkın nitelikli koruyucu ve önleyici sağlık hizmetlerine ulaşımı da eğitim yetersizlikleri nedeniyle engellenmektedir.

Ulusal Sağlık Politikası, koruyucu ve önleyici sağlık hizmetleri öncelikli, doğru insangücü planlaması ve nüfus yoğunluk dağılımı temelli olmalıdır. Sağlık bir bütündür ve en temel haktır. Bizler Sağlık Meslek Örgütleri olarak yeterli öğretim elemanı olmadan, müfredatları güncellikten uzak, laboratuvarları ve klinikleri yetersiz, kütüphaneleri fakir ve en önemlisi üniversite geleneğinden yoksun biçimde açılan niteliksiz fakültelerde ve arttırılan kontenjanlarla yeterince eğitim almadan mezun olmuş meslektaşlarımızla toplumun sağlık kriterlerinin düzeltilemeyeceğini bir kez daha dile getiriyoruz.

Bu politika ülke kaynaklarının yanlış kullanılmasına yol açmasının yanında nitelikli sağlık hizmetine ulaşmada da toplumu tehdit etmektedir. Hekim ve eczacı sayılarının kontrolsüz artması sağlık mesleğini ​halkın gözünde değersizleştirmekte ve sağlıkta şiddetin de nedenlerinden biri olmaktadır.

Birincil görevimiz olan toplum sağlığı koruyuculuğu ve kişilerin nitelikli sağlığa kavuşmalarını sağlama nedeniyle meslek birlikleri olarak ülkemizin geleceği açısından uyarılarımızın dikkate alınmasının öneminin altını çizerken çözüm önerilerimizi sıralıyoruz:

Sağlık insangücü stratejik planlamaları ivedilikle yapılarak; 

        - Hiçbir hazırlık yapılmadan, plansızca, siyasi rant için açılan, teknik altyapısı yetersiz fakülteler bir an önce kapatılmalıdır.

        -  Var olan fakülte kontenjanları acilen azaltılmalıdır.

        - Fakülteler kurulmadan önce meslek örgütleri ve akademiden görüş alınmalıdır.

        - Öğretim üyesi eksikliği tamamlanmadan fakülteler açılmamalıdır.

        - Fakültelerin müfredatları evrensel standartlarda, laboratuvarları ve kütüphaneleri ise taleplere yanıt verecek yeterlilikte olmalıdır.

Kamuoyunun bilgisine sunarız.

Türk Tabipleri Birliği
Türk Dişhekimleri Birliği
Türk Eczacıları Birliği