Birinci Basamak Hekimlerinin Meslek Eğitimi Güncel Değerlendirmeler

Birinci basamakta mesleki eğitimini değerlendirirken, öncelikle birinci basamak sağlık kuruluşu tanımlanmalıdır.

Birinci Basamak Sağlık Kuruluşu:

Ayaktan tedavi ile birlikte bireye ve topluma dönük koruyucu sağlık hizmetlerinin ekip hizmetine dayalı olarak sürdürüldüğü sağlık kuruluşlarıdır. Burada sunulan hizmetler

1.           Eşit,

2.           Ücretsiz,

3.           Kamusal,

4.           Ulaşılabilir,

5.           Bütüncül,

6.           Kapsamlı,

7.           Ekibe dayalı,

8.           Nüfusa dayalı,

9.           Basamaklandırılmış,

10.        Katılımcı                                                                   olmalıdır. 

ASM'ler ve ASB'ler böyle birinci basamak sağlık kuruluşları değildir. Kurulması düşünülen "Eğitim ASM'leri"nin de güncel koşullarda böyle bir hizmet sağlaması olanaksızdır.

Genel pratisyenlik meslek eğitiminin amacı:

Genel pratisyenlerde hizmete uygun bilgi / beceri /davranış değişikliklerini sağlamak;

genel pratisyenlerin istekli, özgüvenli, bağımsız, özeleştiri yapabilen, dış eleştirilere açık hekimlik yapabilmeleridir.

Yürütülmekte olan "Aile Hekimliği Uzmanlık Eğitimi" bu amaca uygun değildir. 5-7 günlük  "Aile Hekimliği Uyum Eğitimi" hekimlere böyle bir formasyon kazandırmamıştır. Önerilen uzmanlık eğitimi de bu özelliği kazandırmaktan uzaktır.

Birinci basamakta meslek eğitiminin temel özellikleri:

  • Mesleki eğitimin en az yarısı sahada geçmelidir.
  • Hastanede alınacak beceri eğitimleri sırasında, eğitim alanları birinci basamaktan koparmamak temel olmalıdır.
  • Eğitim süresince "Hizmet ve Eğitimin birlikteliği" ilkesi yaşama geçirilmeli ve hizmetler aksatılmamalıdır.
  • Eğitimde gönüllülük ilkesi göz önüne alınmalıdır.
  • Eğiticiler genel pratisyen olmalıdır

5-7 günlük  "Aile Hekimliği Uyum Eğitimleri" otellerde vb. yerlerde  yapılmıştır. Hemen tüm pratisyen hekimler bu eğitime katılmaya zorlanmıştır. Eğiticiler,  Bakanlık ve sağlık müdürlüklerinin inisiyatifi ile belirlenmiştir.

Yapılacağı söylenen uzaktan eğitim de, yukarıda sayılan koşulları yerine getirmekten uzak olacaktır.

Birinci basamakta hekim meslek eğitimin özellikleri:

1.    Amaca uygun özgün eğitim programına sahip mi?

2.    Kendi eğiticileri yetiştirilmiş mi?

3.    Mesleğin uygulandığı ortamda yapılıyor mu?

4.    Gönüllülüğe dayalı mı?

5.    Küçük grup dinamiği temelinde mi?

Oysa, önerilen uzmanlık eğitiminin,  gerek önceki, gerek şimdiki Bakanlık yetkililerinin birinci basamak insangücü yetiştirmekten uzak olduğunu açıkladıkları halen mevzuatta var olan aile hekimliği uzmanlık eğitimi ile aynı özelliklere sahip olacağı anlaşılmaktadır.

Ayrıca birinci basamak meslek eğitiminin ayrı bir yasal düzenlemesi olmalıdır.

Genel pratisyenlik meslek eğitimi, klinik dallardaki uzmanlık  eğitiminden eğitimin süresi, yeri, müfredat programı ve eğiticileri nedeniyle farklılık gösterdiğinden, başta Avrupa'da olmak üzere,  temel tıp eğitiminden sonra mesleki tercih iki temel alana olmaktadır. Avrupa da genel pratisyenler UEMO'da, diğer uzmanlık dalları UEMS çatısı altında bir araya gelmektedirler.

Bu nedenle  birinci basamak hekim insangücünün (genel pratisyenlik) meslek eğitimi, Tababet Uzmanlık Tüzüğü'nün dışında  ayrı bir yasa ile düzenlenmelidir.

Özellikler:

1.Meslek eğitiminin müfredat programı:

Eğitimin birinci basamak sağlık hizmetlerinin gereksinimine yönelik olarak ülke sağlık sorunlarını önceleyen bir müfredat programı olmalıdır. Bu eğitime yeni başlanacak ülkeler için bir geçiş dönemi programı belirlenebilir. Geçiş dönemi eğitimi hekimlerin mesleki deneyimleri nedeniyle asıl eğitimden yalnızca süre olarak farklılık gösterebilir. Temel özellikleri açısından bir farklılığı olmamalıdır.

Halen gerek "Aile Hekimliği Uzmanlık Eğitimi" programının, gerek Sağlık Bakanlığı'nca önerilen "Aile Hekimliği Uzmanlık  Eğitimleri"nin birinci basamağa özgün bir müfredat programı bulunmamaktadır. Her üniversite ve her eğitim araştırma hastanesinde farklı programlar uygulanmaktadır.

2.Eğiticiler:

Birinci basamakta çalışan, eğitici olmaya gönüllü, meslekte deneyimli pratisyen hekimler arasından belirlenmelidir.

1986 yılından bu yana, aile hekimliği uzmanlık eğitimi ile sınırlı sayıda akdemisyen yetiştirilmiştir. Önerilen aile hekimliği uzmanlık eğitiminin üniversite ve eğitim araştırma hastanelerinde yapılacağı belirtilmektedir. Bu durumda kendi eğiticileri olmayan bir meslek eğitimi sürdürülecek demektir.

3.Eğiticilerin eğitimi:

Yukarıdaki özelliklere göre belirlenen eğitici adayları özel olarak hazırlanmış eğitici eğitimi programlarını tamamlamalıdır.

Eğitici seçiminde herhangi bir kriter göz önünde bulundurulmamaktadır. Kimi yerde aile hekimi akademisyenler, kimi yerde diğer uzmanlık displinlerinden uzman/akademisyenler eğitici olabileceklerdir. 2014 Nisan TUS ile, sözleşmeli aile hekimi uzmanlık eğitimi için kadro belirleyen kurumların açıklamalarından böyle anlaşılmaktadır.

4.Eğitim ortamı:

 Birden çok hekimin grup halinde çalıştığı,

1.            Yeterli hasta başvurusuna sahip,

2.            Yeterli sayıda sağlık personeli olan (uygun ekip),

3.            Kayıtları düzenli olan,

4.            Eğitim için gerekli donanıma sahip (araç, gereç, fiziksel nitelikler) birinci basamak birimi.

Sağlıkta dönüşüm programı aile hekimliği uygulaması sonunda, bu özelliklere sahip bir birinci basamak birimi bulmak neredeyse olanaksızdır.

5. Eğitimin yöntemi:

Eğitim bir eğiticinin koordinatörlüğünde küçük grup dinamiğine dayalı olarak sürdürülmelidir. Mesleğin yapıldığı sağlık ortamında, hizmet / eğitim birlikteliğine dayanmalıdır.

Genel pratisyenlik eğitiminin önemli bölümü (2/3'ü), üçüncü basamak sağlık kuruluşlarında değil, kendi ortamında, kendi eğiticisinin koordinatörlüğünde sürmesi gerekirken, hekimler 18 ay boyunca çalışma ortamlarından ayrılmaya zorlanmaktadır. Kalan 54 ayın eğitim ASM de  eğitici aile hekimi yanında mı, hekimin kendi biriminde uzaktan eğitimle mi geçeceği belirsizdir.

6. Eğitimin süresi:

Ülkeden ülkeye değişmekle birlikte, asıl eğitimin süresi en az  üç yıl olmaktadır. Geçiş dönemi eğitimi ise, bir yıldan daha az olmamalıdır.

Geçiş dönemi meslek eğitimi olarak öngörülen sözleşmeli aile hekimlerinin uzmanlık eğitimi 6 yıla yayılmıştır. Birinci basamak hekimlerinin meslek deneyimlerini göz önüne almayan bu denli uzun bir geçiş dönemi eğitimi kabul edilemez. Dünyada örneği de yoktur.

7.Eğitimin değerlendirilmesi:

Eğitimler bilimsel ölçme - değerlendirme yöntemleri ile değerlendirilebilmeli, kişisel kanaat gibi öznel ölçütlere bağlı olmamalıdır.

Sözleşmeli aile hekimleri  için önerilen uzmanlık eğitiminde,   bilimsel ve nesnel  bir ölçme- değerlendirme  sistemi yer almamakta, dört olumsuz kanaat notu alanın eğitiminin sonlandırılacağı belirtilmektedir.

8.Eğitimin sorumluluğu:

Eğitimin sorumluluğu meslek örgütü ve uzmanlık derneklerinde olmalıdır.

5-7 günlük  Aile Hekimliği  Uyum  Eğitimleri'nde sorumluluğu Sağlık Bakanlığı üstlenmişti. Sözleşmeli Aile Hekimliği Uzmanlık Eğitimi'nin sorumluluğu ise, Sağlık Bakanlığı'nın bir kurumu olan Türkiye Halk Sağlığı Kurumu'na (THSK)  verilmiştir.

TTB Uzmanlık Eğitimi Çalışma Grubu yıllardan beri diğer tıp disiplinleri için de, meslek eğitimi sorumluluğunun meslek örgütleri ve uzmanlık dernekleri tarafından üstlenilmesini savunmaktadır. Dünyadaki uygulamalar da bu yöndedir.

Birinci basamakta da meslek eğitiminin sorumluluğu, yapılacak yasal düzenleme ile meslek örgütünün sorumluluğunda olmalıdır. TTB bu konuda 1988 yılından bu yana Genel  Pratisyenlik Enstitüsü ile özgün/ayrıntılı bir deneyime sahiptir.

ŞU SORULARA NET YANITLARI OLMALIDIR.

Ne                   :Genel pratisyenlik için neleri öğrenmek gerekir?

Kim                :Kimler mesleki görüşlerini eğitilenlere aktarmalıdır?

 (Genel Pratisyenler, Uzmanlar, Diğerleri)

Nerede          :Eğitenler bu farklı mesleki görüşleri nerede öğrenecekler?

  • Pratik içinde veya masa başında
  • Yalnız veya birlikte
  • Hastane veya laboratuvar ortamında

Ne Zaman    : Ne zaman belirli bir konu en iyi öğrenilmiş olur?

                          Neler öne alınmalı neler sonraya bırakılmalı?

Nasıl                          :Geleceğin genel pratisyenlerine gerekli koşullar nasıl oluşturulur?

 Genel pratisyenleri nasıl eğitebiliriz?

Bu eğitimlerde ne bu sorular sorulmuş, ne de yanıtları aranmıştır.

Genel pratisyen:

  • Sağlığı bütüncül olarak ele alan,
  • Sürekliliği önemseyen
  • Sektörler arası işbirliğini bilen
  • Araştıran
  • Kişiyi bütün olarak ele alan
  • Ekip hizmetini bilen ve uygulayan
  • Bilimsel güncelliğini koruyan
  • Araştıran bir hekim olmalıdır.


GPE ve Pratisyen Hekimler Kolu ortak değerlendirmesi
Dr.Mustafa SÜLKÜ/15.02.2014/ TTB  Pratisyen Hekim Kolu Yürütme Kurulu Üyesi