Aile Hekimleri COVID-19 Aşılaması İçin Sağlık Bakanlığı’na Soruyor
Türk Tabipleri Birliği (TTB) Aile Hekimliği Kolu, COVID-19 aşılamaları gündemiyle 23 Şubat 2021 günü çevrimiçi bir toplantı düzenledi. Toplantıya TTB Merkez Konseyi Başkanı Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı, TTB Merkez Konseyi üyeleri Dr. Kazım Doğan Eroğulları ve Dr. Alican Bahadır ile Aile Hekimliği Kolu üyeleri katıldı.
COVID-19 pandemisi ve aşılama sürecine ilişkin değerlendirmelerin yapıldığı toplantının ilk bölümünde Sağlık Bakanlığı’nı aşılar ve aşılamalar konusunda sorumluluk almaya davet eden bir metin hazırlandı. Toplantının son bölümünde ise 14 Mart Tıp Haftası etkinlikleri kapsamında kolun yapacakları üzerine fikir alışverişinde bulunuldu.
Sağlık Bakanlığı’na hitaben hazırlanan metin ise şöyle:
Bu aşılama hızıyla ne kadar sürede toplumu bağışıklamayı planlıyorsunuz?
COVID-19 için 40 günde 7,5 milyon doz aşılama yapıldığının ilan edildiği dikkate alınırsa, bu hızla 18 yaş üzeri yaklaşık 60 milyon kişinin aşılanmasının bir yıldan uzun sürede tamamlanabileceğini öngörüyoruz.
Salgına karşı aşı kampanyası niçin yapılmıyor?
Daha önce birçok kere yapılan toplumsal aşılma programlarının, kamunun ve toplumun tüm olanakları seferber edilerek, etkili kampanyalarla kısa süre içinde başarıyla gerçekleştirildiğini biliyoruz. Başta çocuk felci ve kızamık gibi toplumsal aşılama programlarını yürüten deneyimli sağlık çalışanlarının varlığına rağmen halkın aşı tereddütlerini gidermeyen, programın başarılı olmasını sağlayacak birçok olanağı kullanmayan Sağlık Bakanlığı’nın isteksiz, çekingen tutumundan vazgeçmesini bekliyoruz.
Toplumun bağışıklanması için gerekli olan aşıyı neden zamanında temin etmiyorsunuz?
Şu ana dek ülkemize ne kadar doz Sinovac aşısının getirildiğini, bundan sonra ne kadar doz aşı getirileceğini tam olarak bilmiyoruz. Buna karşın toplumun önemli bir kısmının henüz aşılanmadığını ve 65 yaş üzeri kişilerin ikinci dozlarının bile tamamlanmadığını biliyoruz. Aşıların, ülkenin tüm kaynakları seferber edilerek ve toplumun bağışıklamasına yetecek düzeyde doz sağlanarak 4 ay içerisinde uygulanması için bir engel olmadığını düşünüyoruz.
Halkın bir kısmının aşı randevusu almak için telefona sahip olmadığını ve sistemi yeterli düzeyde kullanamadığını biliyor musunuz?
Alo 182 hattını düzeltip Aşıla programında yaşanan sorunları ne zaman çözeceksiniz?
Koşullardaki eşitsizlik, aşılamada eşitsizlik doğuruyor. Hastaların randevu alma zorunluluğu, Alo 182 hattının yetersizliği, Aşıla programında yaşanan sorunlar toplumda aşılananlar arasında eşitsizlikler yarattığı gibi; hastaları için randevu almak, aile sağlığı merkezlerinin (ASM) çalışanlarına ek iş yükü oluşturuyor.
İnsanlar aşılama için neyi nasıl yapacağını bilmiyor. Sağlık Bakanlığı toplumu yeterince ve sık sürelerde bilgilendirilmiyor. Aşıya güveni sağlamanın, aşı hakkında bilgilendirme yapmanın, aşılamayı kampanya halinde yürütmenin Sağlık Bakanlığı’nın esas görevi olduğunu hatırlatıyoruz.
Kamu hastanelerinin aşılamada atıl kaldığını, özel hastanelerin hastalardan ücret talep ettiğini biliyor musunuz?
Aşılama oranlarında bölgesel farklılıkları nasıl açıklıyorsunuz?
Sağlık Bakanlığı, 15-21 Şubat haftasına ait COVID-19 verilerine göre, Doğu ve Güneydoğu Anadolu’daki birçok ilin Türkiye ortalamasının çok altında olduğunu ilan etti. Bölgesel farklılığın nereden kaynaklandığı ve bu bölgelerin aşı oranlarının neden düşük olduğu konularında Sağlık Bakanlığı’nın bir çalışma yapıp yapmadığını, nasıl bir önlem alacağını sağlık çalışanlarına ve kamuoyuna açıklaması gerektiğini düşünüyoruz.
Her gün onlarca yurttaşımız yaşamını yitirirken ve mutant varyantlar giderek artarken bulaş için riskli olan parti kongrelerine izin vermeye devam edecek misiniz?
Worldmeters’a göre ülkemizde aktif hasta sayısında yükseliş devam ediyor. Aktif hasta sayısı 9 bin 616 kişiye yükselirken, ağır hasta sayımız bin 200 kişi. %1,3 olan ağır hasta oranı, dünya ortalamasının (%0,4) üç katından fazla.
Maske-mesafe kuralına uyulmayan parti kongreleri, cenaze törenleri, kapalı toplantılar gibi birçok ortamın bulaşın artmasına zemin hazırladığını biliyoruz. COVID-19 virüsünün daha bulaşıcı olabilen mutant varyantlarının sık görüldüğü bir dönemde böylesi bulaş ortamlarına izin verilmesi sağlık çalışanlarını ayrıca üzmüştür.
ASM’lerin hemşire ihtiyacını neden karşılamıyorsunuz?
Aşılama programını uygulayan ASM’lerin üstlendiği yük ortadadır. ASM’lerin eksik olan hemşire ve ebe sağlık çalışanı ihtiyacını karşılamayan, insan gücü talebi için yapılan açıklamalara kulak tıkayan Sağlık Bakanlığı’nı sorumluluğunu yerine getirmeye, görevini yapmaya davet ediyoruz.
ASM’lerin uygunsuz mekânlarda hizmet vermesine ne zaman son vereceksiniz?
ASM’lerin bir kısmının fiziki koşulları bakımından sağlık hizmeti vermeye uygun olmadığı bilinmektedir. Tek girişli, bahçesi olmayan, sıra bekleme alanları yetersiz, penceresi olmayan, yeterince havalandırılamayan, bodrum katlarda ya da bir apartmanın en son katında bulunan binalarda sağlık hizmeti vermek, toplumun birçok kesimini aşılmak mümkün değildir. ASM mekânlarının kamu eliyle yeterli ve uygun hale getirilmesi, kamu binalarında hizmet vermelerinin sağlanması şarttır. Bu kötü fiziki mekânlarda çalışan aile sağlığı çalışanlarının pandemi döneminde sıkıntıları bir kat daha artmış, dayanılmaz hale gelmiştir.
COVID-19 aşılamalarının %70’ini üstlenen ASM’lerde salgın yokmuş gibi ertelenebilir hizmetlerin devam ettirilmesinin salgınla mücadelemizi güçsüz kıldığını biliyor musunuz?
Daha geniş bir kesimi aşılmaya başladığımızda ASM’lerin bu talebi karşılayamayacağını biliyor musunuz?
Normalleşme kararlarının pandeminin gerçek yerel koşullar ve bilimsel kriterlerle uygulanması için il sağlık kurullarında tabip odaları gibi sağlık çalışanlarının örgütlü olduğu kurumların temsilcilerine çağrıda bulunup etkili olmalarını sağlayacak mısınız?
Sağlık Bakanlığı’nın, sağlık çalışanları ve onların örgütlerinin görüş, öneri ve taleplerini önemsemesi ve işbirliği içinde hareket etmesi gerektiğini bir kez daha hatırlatıyoruz.
TTB Aile Hekimliği Kolu