Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp Uygulamaları Yönetmeliği Hakkında Bilgi Notu

Türk Tabipleri Birliği, Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp Uygulamaları Yönetmeliği hakkında bilgi notu hazırladı. 

GELENEKSEL VE TAMAMLAYICI TIP UYGULAMALARI YÖNETMELİĞİ

Hakkında Bilgi Notu

“Tıbben sağlık hizmeti olduğu kabul edilmeyen sağlık hizmetleri”

Sağlık Bakanlığı 27 Ekim 2014 günlü Resmi Gazete'de “Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp Uygulamaları Yönetmeliği”ni yayınlamış ve yürürlüğe koymuştur.

Türkiye’de insanların sağlığının, hastalığının ticari bir meta haline getirildiğini biliyoruz. Şimdi yapılan da bunun yeni bir örneğidir.

Tıp fakültelerinde dersinin anlatılmadığı, uzmanlık eğitiminde asistanlara öğretilmeyen, bilimsel olarak geçerlilikleri kabul edilmemiş, hatta hastalara hiç değilse zarar vermeyeceğine dair  bilgiye de sahip olmadığımız pek çok “uygulama” artık kamuda ve özelde hastalara uygulanabilecektir.

Bunlar Sağlık Bakanlığı tarafından hastalıkları iyileştiren, iyileşmeye katkıda bulunan sağlık hizmeti olarak kabul edilmektedir. SGK ise bu uygulamaları “tıbben sağlık hizmeti olduğu kabul edilmeyen sağlık hizmetleri” olarak görmektedir ve bunlar için kurumlara geri ödeme yapmayacaktır. Yani sağlık hizmeti olmayan bu “şeyler” hastalarımıza “iyi gelir” diyerek satılacaktır.

“Alan razı, veren razı!” ise bize ne? Bize şu:

-       Umut tacirliği ahlaki de hukuki de değildir. Tedavisi bulunmayan ya da sınırlı olan pek çok hastalık için hastalar kapı kapı dolaşarak bu “şeyleri” uygulatacaktır.

-       Hastanın tedavisini aksatmak, geciktirmek ahlaki de hukuki de değildir. Hastalar kerameti kendinden menkul bu “tamamen ‘organik’, hiçbir yan etkisi olmayan” yöntemlerin cazibesine kapılarak tedavilerini geciktirecek, aksatacak ve zarar görebileceklerdir.

-       Hastalar bu “şeyler” için para harcayacak, geçim darlığına düşebilecektir.

-       Uzmanlık derneklerinin ve hekim meslek örgütünün temsil edilmediği bir “bilim komisyonu” bu alanı düzenleyecektir.

-       Bu uygulamaları yapacak olanlara sertifikalar dağıtılacak, uzmanlık eğitimine “paralel” bir kulvar açılacaktır.

Kuşkusuz ki TTB; uzmanlık dernekleri ile işbirliği içinde bu bilim dışı uygulamalara karşı her türlü mücadeleyi verecektir. Tıp kelimesinin önüne alternatif, tamamlayıcı ya da başka sıfatlar ekleyerek tıbbın yozlaştırılmasına, halkın sağlığının tehlikeye düşürülmesine seyirci kalmamız mümkün değildir.

Yönetmeliğe ilişkin TTB Hukuk Bürosu bilgi notu için tıklayınız.