Sağlığımız İçin Mücadeleye Devam Ediyoruz!

14 Mart Tıp Bayramı yaklaşırken, başta Türk Tabipleri Birliği olmak üzere sağlık alanındaki emek ve meslek örgütleri, iyi hekimlik ve nitelikli sağlık hizmeti mücadelesi kapsamında planladıkları eylem ve etkinlikleri, 20 Şubat 2014 tarihinde Türk Tabipleri Birliği’nde düzenledikleri basın toplantısıyla duyurdular.

Hekiminden diş hekimine, hemşiresinden ebesine, sağlık teknikerinden teknisyenine, laborantından, biyoloğuna, diyetisyeninden, sosyal hizmet uzmanına ve taşeron sağlık emekçisine kadar tüm sağlık çalışanları, 14 Mart günü sorunlarını ve nitelikli sağlık hizmetinin koşullarını tartışacak, aciller dışında hizmet vermeyecek.

Hekimler ise 10-14 Mart arasında hastalarına olması gereken yeterli süreyi (en az 15 dakika) ayırarak nitelikli sağlık hizmetinin önemini vurgulayacaklar.

Türk Tabipleri Birliği (TTB), Türk Dişhekimleri Birliği (TDB), Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES), Devrimci Sağlık İşçileri Sendikası (DEV SAĞLIK İŞ) Türk Hemşireler Derneği (THD), Türk Ebeler Derneği (TED), Sosyal Hizmet Uzmanları Derneği (SHUD),Tüm Radyoloji Teknisyenleri/Teknikerleri Derneği (TÜMRAD DER),Türk Medikal Radyoteknoloji Teknisyenleri/Teknikerleri Derneği (TMRT DER) imzalı ortak açıklama metni ise şöyledir.

 

BASIN AÇIKLAMASI

20 Şubat 2014

14 MART TIP "BAYRAMI"NA GİDERKEN SAĞLIĞIMIZ İÇİN MÜCADELEYE DEVAM EDİYORUZ!

                                                                                 

30 yılı aşkın süredir “Kamu Hizmetleri”nin tasfiye edilmesi süreci yaşıyoruz. 2003 yılından itibaren AKP Hükümetleriyle birlikte hızlanan; hizmetlerin piyasalaştırılması, ticarileştirilmesi, alınıp-satılan ve üzerinden “kar” edilmesi sürecinden en çok Sağlık, Sosyal Hizmet, Sosyal Güvenlik ve Eğitim hizmetleri etkilenmiştir:

·         Sağlık alanında hizmeti alanların hizmete erişiminin önüne birçok parasal engel çıkarılmıştır: Ticari kaygılar ve işletme anlayışı üzerinden yürütülen sağlık politikaları nedeniyle, yalnızca vergiler üzerinden finansman sona ermiş, sağlık hizmeti alabilmek için ayrıca Genel Sağlık Sigortası Primi ödeme zorunluluğu getirilmiş, bu yetmezmiş gibi, hizmete ulaşmak isteyenler, neredeyse her kademede katkı-katılım payı ve ilave ücret ödeme zorunluluğu ile karşı karşıya bırakılmıştır.

·         Bu “dönüşüm” sağlık emekçilerine de ve işyeri güvencesinin yitirilmesi, performansa göre çalışma sistemi nedeniyle güvencesiz, gelecek güvencesi sağlamayan ücretlendirme, ağır bir iş yükü ve güvensiz ortamda hizmet vermek şeklinde yansımıştır.

Bu “dönüşüm” konusunda yeni düzenlemeler geldikçe de bu olumsuzluklara yenileri eklenmektedir.

Sağlıklı bir toplum olmak için; halkımıza nitelikli, güvenilir bir sağlık hizmeti sunmak için mücadele etmek görevimizdir, görevimizin başındayız!

Bugün Sağlık Emek ve Meslek Örgütü Temsilcileri olarak “Sağlıkta Dönüşüm Programı”nın yarattığı sorunlara yönelik sesimizi duyurabilmek için 14 Mart Tıp "Bayramı"na kadar yapacağımız eylemleri basın aracılığıyla halka ve ilgililere duyurmak için bir aradayız. Bu süreçte Türkiye sağlık ortamında öne çıkan sorunları ve çözüm önerilerimizi hastanelerde, aile ve toplum sağlığı merkezlerinde, sağlık alanında eğitim veren okullarda ele alacak, tartışacak ve yurttaşlarımızla paylaşacağız.

·         İlk hafta; bugünden itibaren; Sağlık alanında hizmet veren her meslek grubunun eğitiminde yaşanan sorunların öne çıkarılmasını hedefleyerek   “Nitelikli sağlık ortamı için nitelikli sağlık eğitimi gerekir” sloganıyla ilgili tüm mercilere bu sorunu tüm ülke çapındaki eylemlerimizle duyuracağız.

·         İkinci hafta; Birinci basamak sağlık hizmetleri olarak halka sunulan ASM ve TSM’lerinde çalışan sağlık çalışanının yaşadığı sorunları, koruyucu hekimlik alanında yaşananları konuşacağız. Sağlıklı bir toplum olmaktan uzaklaşan bir ülke olarak sağlığın belirleyicileri olan barınma, yoksulluk, doğaya yönelik saldırılar, savaş, savaşın yarattığı göç ve salgın hastalıklar sorunlarını halkımızla birlikte alanlarda dile getireceğiz. Sağlık hakkımıza, doğamıza, özgürlüklerimize ve geleceğimize sahip çıkacağız. Siyasi parti temsilcilerini, çevre örgütlerini, hasta hakları örgütlerini, göçle ilgilenen dernekleri, barış, demokrasi mücadelesi yürüten örgütleri de bu eylemimizde yanımızda olmaya davet ediyoruz.

·         Üçüncü hafta; Nitelikli sağlık hizmeti için uygun çalışma ortamı ve koşullar talep edeceğiz. Sağlıkta yaşanan şiddete dikkat çekecek, insanca çalışma ortamları, angarya yerine tanımlı çalışma saatleri,  iş güvencesi, çalışırken ve emekli olurken gelir güvencesi talep edeceğiz. Performans denilen uygulamayı reddederek hastamızla, öğrencimizle ve iş arkadaşlarımızla barışçıl bir iş ortamında çalışma isteğimizi ifade edeceğiz. Sağlık çalışanlarının en mağdurları olan taşeron işçilerin iş ve gelir güvencelerini talep edeceğiz.

·         Dördüncü hafta; Hekiminden diş hekimine, hemşiresinden ebesine, sağlık teknikerinden teknisyenine, laborantına, biyoloğuna, diyetisyenine, sosyal hizmet uzmanına, taşeron sağlık emekçisine kadar tüm Sağlık Çalışanları olarak üzerimize yıkılan iş yükü nedeniyle nitelikli bir hizmet verememekteyiz. 10-14 Mart arasında hastalarımıza yeterli süre, en az 15 dakika ayıracağız.

14 Mart günü de, Tıp “Bayramında” sorunlarımızı ve nitelikli sağlık hizmetinin koşullarını tartışacak,  aciller dışında hizmet veremeyeceğiz.

 Daha ulaşılabilir, daha nitelikli bir sağlık hizmeti sunmak için verdiğimiz mücadelede; tüm emekçileri, emek ve meslek örgütlerini, hizmete ulaşma konusunda parasal engeller yetmezmiş gibi, her geçen gün yeni engellerle karşı karşıya kalan halkı bizimle birlikte olmaya çağırıyoruz. Kamuoyuna saygılarımızla duyururuz.

Türk Tabipleri Birliği (TTB)

Türk Dişhekimleri Birliği (TDB)

Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES)

Devrimci Sağlık İşçileri Sendikası (DEV SAĞLIK İŞ)

Türk Hemşireler Derneği (THD)

Türk Ebeler Derneği (TED)

Sosyal Hizmet Uzmanları Derneği (SHUD)

Tüm Radyoloji Teknisyenleri/Teknikerleri Derneği (TÜMRAD DER)

Türk Medikal Radyoteknoloji Teknisyenleri/Teknikerleri Derneği (TMRT DER)