Aile Hekimliği Uygulama Yönetmeliğine ilişkin davada karar verildi

25.05.2010 günlü Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren Aile Hekimliği Uygulama Yönetmeliğinin kimi hükümlerinin iptali istemiyle, Türk Tabipleri Birliği Merkez Konseyi tarafından açılan davada, ülke genelinde birinci basamak sağlık hizmeti sunan aile hekimlerinin özlük hakları ile çalışma koşullarına ilişkin hukuka aykırı düzenlemeler ile sağlık hizmeti sunumunu olumsuz etkileyecek kimi düzenlemelerin de iptali istenmişti.

Anılan davada Danıştay 5. Dairesi tarafından, Yönetmeliğin ekinde yer alan “Ek-1 Aile Hekimliği Uygulamasında Atama ve Nakillerle İlgili Usul ve Esaslar”ın 2. maddesinin 6. fıkrasında yer alan aile hekimliği pozisyonunda göreve başlayan sözleşmeli aile hekiminin, bu pozisyonda fiilen bir yıl çalışmadan aynı ilde başka bir aile hekimliği pozisyonuna nakil talebinde bulunamayacağına ilişkin düzenlemede belirtilen bir yıllık çalışma süresinin hesabında, yıllık izinli geçirilen günlerin sayılmayacağına ilişkin düzenlemenin iptaline karar verildi.

Kararın gerekçesinde “Yıllık izin hakkı anayasal ve yasal bir hak olup, bu hakkın kullanımı kişiler aleyhine sonuç doğurmamalıdır. Dava konusu edilen Yönetmelik kuralı ile nakil talebinde bulunabilmek için fiilen aynı pozisyonda bir yıl çalışmış olması gereken aile hekiminin, bir yıllık fiili çalışma süresinin hesabında, kullandığı yıllık izin sürelerinin dikkate alınmaması hekimlerin yıllık izin haklarını kullanmaktan kaçınması sonucunu doğuracağından bu düzenlemede hukuka uyarlık bulunmamaktadır” denilmektedir.

Açmış olduğumuz davada bu maddenin yanı sıra;

  • Entegre sağlık hizmeti sunan merkezlerde aile hekimlerine nöbet tutturulmasına,
  • İzin kullanan aile hekimlerinin ücretli izin hakkını ortadan kaldıracak şekilde kısmi ödeme yapılmasına,
  • Misafir hastayla ilgili hizmetlerin karşılığında ücret ödenmemesine,
  • Ek sağlık personeli ile temizlik, güvenlik, sekretarya gibi hizmetlerde görev alacak personelin aile sağlığı merkezlerinde bulunması gereken zorunlu personel arasında sayılmaması ve bu kişilerin çalıştırılması karşısında verilecek ücretin idare tarafından ödenmemesini,
  • Açıldığı tarihteki hukuk kurallarına ve mevzuata uygun olarak açılmış aile sağlığı merkezlerinin yeni Yönetmeliğe uygun hale getirilmesine  
  • TSM hekimlerinin, bu görevi sırasında kişileri muayene etme ve hastalık saptadığı olgularda hastaya tedavi planlayabilmesine olanak tanınmamasına,
  • Bakanlık dışında birinci basamak sağlık hizmeti veren kurumlarda yetkilendirilmiş aile hekimi olmayanların acil hallerde dahi tedavi verememesine

yol açan düzenlemelerin ve başka bazı maddelerin iptali istenmişse de, bu yöndeki taleplerimizin reddine karar verilmiş olup temyiz hazırlıklarımız sürmektedir.

Karar için tıklayınız.