Birinci basamak sağlık çalışanlarının en uzun süreli GöREV'i başladı

Birinci basamak sağlık çalışanlarının, Sağlık Bakanlığı'nın baskısı ve işten atma tehditlerine karşı düzenlediği 3 günlük G(ö)REV eylemi bugün, tüm birinci basamak sağlık birimlerinde geniş katılımla başladı. 

Birinci basamak sağlık hizmetleri sunan yaklaşık 70 bin sağlık çalışanı bugün itibarıyla (20 Mayıs 2015) tüm yurtta, en uzun süreli iş bırakma eylemini başlattı. Sağlık Bakanlığı'nın birinci basamak sağlık çalışanlarına yönelik olarak haftalık 40 saat çalışma süresinin üzerine, Cumartesi günleri de nöbet zorunluluğu getirmesi ve birinci basamak sağlık çalışanlarının bu dayatmaya karşı nöbet eylemlerini başlatmasının ardından, işten atma tehditlerine varacak ceza puanı artışına gitmesi, birinci basamak sağlık çalışanlarını bu en uzun süreli eyleme zorladı. 

Ankara'da, Ankara Tabip Odası tarafından Türkiye Halk Sağlığı Kurumu önünde “Eşit, Nitelikli, Ulaşılabilir, Ücretsiz Sağlık ve Özlük Haklarımız için Görev’deyiz!” konulu bir basın açıklaması düzenledi. Açıklamaya TTB, ATO, SES, KESK, Birinci Basamak Çalışanları Birlik ve Dayanışma Sendikası'nın yöneticileri ve üyeleri katıldı.

Tüm kurumlar adına ortak basın açıklamasını okuyan ATO Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Çetin Atasoy ASM çalışanlarının Cumartesi fazla çalıştırma dayatmalarına karşı 5 aydır direndiklerini, ASM ve TSM’leri açmadıklarını belirtti. Dr. Atasoy “Sağlık Bakanlığı, ASM çalışanlarının 5 aydır sürdürdükleri kararlı ve başarılı direnişini kırmak için, 16 Nisan 2015 tarihinde yeni bir yönetmelik yayımlayarak, Cumartesi direnişini sürdürenleri işten atmakla tehdit eden ağır ceza puanları getirdi” diye konuştu.

SES Genel Sekreteri Birsen Seyhan, sağlıkta devrim dediklerinin aslında sağlıkta yıkım olduğunu söyledi. Sağlık çalışanlarının taleplerinin işgüvenceli çalışmak olduğunu belirten Birsen Seyhan “Angarya ve esnek çalışmanın sona erdirilerek Aile Hekimliği Ödeme ve Sözleşme Yönetmeliği’nin derhal geri çekilmesini istiyoruz” dedi.

TTB Merkez Konseyi Başkanı Dr. Bayazıt İlhan, “Birinci basamak sağlık çalışanlarına dayatılan insanlık dışı çalışma biçimini kabul etmiyoruz. Bakanlığa gelin sorunları birlikte değerlendirelim çağrısı yaparken bakanlık bizleri toplumun sağlığını düşünmemekle suçluyor.  Hekimlerin ve sağlık emekçilerinin seslerini dinlemek zorundasınız; başka türlü çözüm üretmenize imkan yok. Sağlıkçılara dönük bu yaklaşımlar devam ettikçe karşınızda sağlıkçıların örgütlü mücadelesini bulacaksınız” diye konuştu.

KESK Eş genel Başkanı Şaziye Köse sağlık ve eğitim sisteminin, hükümetin kar hırslarına yenik düştüğünü söyleyerek örgütlü mücadelenin önemini vurguladı.

Birinci Basamak Sağlık Çalışanları Birlik ve Dayanışma Sendikası Yönetim Kurulu üyesi Dr. Cengiz Aydoğdu da, “Nöbetlerle angaryalarla, insanlık dışı çalışma koşullarına sürüklenen aile hekimliği çalışanları, gerçek görevleri olan koruyucu sağlık hizmetlerine yetişemez olmuşlardır. Geleceğimiz için hafta boyu hizmet üretmeyeceğiz” diyerek sözlerini bitirdi.

Konuşmaların ardından TTB tarafından hazırlanan ve sağlıkta dönüşümü somut verilerle ortaya seren “Memnun musun gerçekten?” başlıklı broşürler hekimler ve sağlık çalışanları tarafından halka dağıtıldı.

Birinci basamak sağlık çalışanları, tüm Türkiye'de tabip odalarının öncülüğünde gerçekleştirilen etkinliklerde, Sağlık Bakanlığı'nın bu dayatma ve baskısına karşı tepkilerini dile getirdiler. Eylem ve etkinlikler bugün ve izleyen iki boyunca sürecek. 23 Mayıs Cumartesi günü de yine "nöbet eylemi"ne devam edilecek. 

İllerden gelen fotoğraflara aşağıdaki linklerden ulaşabilirsiniz.

Aydın

Ankara

Antakya

Balıkesir

Batman

Bursa

Diyarbakır

Gaziantep-Kilis

İstanbul

İzmir

Manisa

Mardin

Mersin 

Muğla

Şırnak

Urfa

Van

20.05.2015

BASIN AÇIKLAMASI

ANNE VE BEBEK ÖLÜMLERİ ARTARKEN, AİLE HEKİMLERİNİ, HEMŞİRELERİ İŞTEN ATMAKLA TEHDİT EDEN SAĞLIK BAKANI’NA:

“EŞİT, NİTELİKLİ, ULAŞILABİLİR, ÜCRETSİZ SAĞLIK VE ÖZLÜK HAKLARIMIZ İÇİN GÖREV’DEYİZ!”

Bugün ve 21-22 Mayıs günleri Aile Sağlığı Merkezleri’nde (ASM) ve Toplum Sağlığı Merkezleri’nde (TSM) hizmet üretemeyeceğiz.

Birinci basamak sağlık hizmeti sunan yaklaşık 70 bin sağlık çalışanı tüm yurtta, en uzun iş bırakma eylemi yapmak zorunda bırakılıyor.

Sağlık Bakanlığı, 5 aydır ASM çalışanlarına hafta içi 40 saat çalışmaya ek olarak, Cumartesi günleri ‘nöbet’ adı altında fazla çalışmayı dayatıyor.

Hafta içi, kendisine kayıtlı bebeğe, hamile kadına aşısını, izlemini yapan; hastasını muayene eden, tedavisini yapan, köy köy gezen, evlerde hastasını ziyaret eden, entegre sağlık hizmeti verilen yerlerde gece gündüz demeden gelen her hastaya bakan, tatillerde ölü muayenesini yapan, ev ev, okul okul aşı kampanyası yürüten birinci basamak sağlık çalışanına, ek olarak Cumartesi günleri de gel çalış deniyor.

ASM sağlık çalışanları bu haksız hukuksuz Cumartesi fazla çalıştırma dayatmalarına karşı 5 aydır direniyor ve çoğunlukla ASM’lerini açmıyor.

Sağlık Bakanlığı, ASM çalışanlarının 5 aydır sürdürdükleri kararlı ve başarılı direnişini kırmak için, 16 Nisan 2015 tarihinde yeni bir yönetmelik yayımlayarak, Cumartesi direnişini sürdürenleri işten atmakla tehdit eden ağır ceza puanları getirdi.

Sağlık örgütlerinin, Sağlık Bakanlığı ile bu konuda yaptığı görüşmeler sonuçsuz kalmış, en son TTB’nin Sağlık Bakanı ile bir kez daha görüşme talebi karşılık bulmamış; aksine Sağlık Bakanı Müezzinoğlu, basına verdiği demeçte TTB’ye halkın sağlık hizmeti almasını önemsemediği şeklinde suçlamalarda bulunmuştur.

Sağlık örgütleri, sağlık çalışanlarının haklarını savunurken, halkın sağlık hakkını savunmaktan hiçbir zaman geri durmamıştır.

Sağlık Bakanlığı’na soruyoruz:

Halktan, ödedikleri sağlık primlerine ek olarak, katkı, katılım, muayene, ilave, ilaç farkı vb. adları altında 12 çeşit ücreti kim alıyor?

Özel hastanelere giden halkı, soyup soğana çeviren farkları %200’lere kim çıkardı?

Nüfusun %10 u sigorta kapsamı dışındayken, primlerini ödeyemeyen binlerce yurttaş sağlık hizmeti için cebinden para ödüyorken,

Koruyucu sağlık hizmetlerinde; bebek ölümlerinden, anne ölümlerine artış yaşanırken; tam aşılı çocuk sayısı düşerken, kızamık salgınları görülürken,

Muayene süreleri 2-3 dakikaya inmişken, tüm bu haksızlıkları halka kim reva görüyor?

Bu mu halkı düşünmek!

Aile Sağlığı Merkezleri’ni, zincir hastanelerin patronlarına satmadan önce, sağlık çalışanlarını, az paraya, çok çalıştırıp pazarlamaya yönelik girişimlerinizi güçlendirmeye çalıştığınızı duymayan kalmadı.

ASM’lerin zincir hastanelerine satışı sonrasında, birinci basmakta verilen tüm hizmetlerin paralı olacağını biliyoruz.

Bizler koruyucu sağlık hizmetlerin önemsendiği, halka yeterli muayene sürelerin ayrıldığı, her kesimin, eşit, ücretsiz, iyi sağlık hizmeti alabildiği, çalışanların haklarının gasp edilmediği, sağlık hizmetlerinin toplumun gereksinimlerine göre sunulduğu bir sağlık ortamı istiyoruz.

Kimin halkı düşündüğü gün gibi ortada!

Birinci basamak sağlık çalışanları, bugün ve sonraki iki gün, Cumartesi fazla çalışma ve işten atma tehditlerine karşı, kendi haklarını korumak için 3 gün hizmet üretemeyecek.

Taleplerimiz karşılık bulana dek eylemlerimizi kararlılıkla sürdüreceğimizin bilinmesini isteriz.

Saygılarımızla. 

TÜRK TABİPLERİ BİRLİĞİ